malatya, trafik sigortası, araç kaskosu, konut, ev, iş yeri, dask,  zorunlu deprem, fiyat al, en uygun, ücretleri, fiyatları, acente, sigorta, sağlık, tarsim
malatya, trafik sigortası, araç kaskosu, konut, ev, iş yeri, dask,  zorunlu deprem, fiyat al, en uygun, ücretleri, fiyatları, acente, sigorta, sağlık, tarsim

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı: (2)

Gündem (AA) - Anadolu Ajansı | 10.11.2023 - 10:43, Güncelleme: 10.11.2023 - 10:43 352+ kez okundu.
 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özbekistan dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı: (2)

-"Ateşkesi sağlamak öncelikli hedefimizdir. Bunun için atılması gereken tüm adımları atıyor, denenmesi gereken tüm yolları deniyoruz. İnsanların ölümünü durdurmak, korkudan titreyen çocukları kucaklamak ve onların acılarını bir nebze de olsa hafifletme gayreti bizim için nihai sonuç değil, çözümün başlangıç noktası olacaktır" -"Türkiye olarak tüm uluslararası platformları aktif ve işler tutmaya çalışıyoruz. Ateşkesi temin etmek için diplomasinin imkanlarını sonuna kadar kullanıyoruz" -"Riyad Zirvesi’nden sonra arkadaşlarımla yeniden telefon diplomasisine odaklanacağız. BM'de hakkı ve adaleti savunanların sayısını daha da artırmaya yönelik bir çalışma başlatacağız" -"Hedefimiz Gazze’den bütün bu insanların tıbbi yardımları verebileceğimiz noktalara geçişini sağlamak. Bunların içinde kanserli hastalardan tutun hafif ve ağır yaralılar bulunuyor. Biz bu koridor açılırsa bu yaralıları ve kanser gibi kronik hastalıkları olan kardeşlerimizi hastanelerimize almaya hazırız. Bunun için de hazırlıklarımızı tamamladık"
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin, "Ateşkesi sağlamak öncelikli hedefimizdir. Bunun için atılması gereken tüm adımları atıyor, denenmesi gereken tüm yolları deniyoruz. İnsanların ölümünü durdurmak, korkudan titreyen çocukları kucaklamak ve onların acılarını bir nebze de olsa hafifletme gayreti bizim için nihai sonuç değil çözümün başlangıç noktası olacaktır." dedi. Erdoğan, Özbekistan'ın başkenti Taşkent'te düzenlenen Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın 16. Zirvesi'nden dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Zirvenin ev sahipliğini yapan Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'e teşekkür eden Erdoğan, Ekonomik İşbirliği Teşkilatını İran ve Pakistan ile 1992'de kurduklarını hatırlattı. Zamanla teşkilata Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Afganistan'ın da katıldığını, teşkilatın 8 milyon kilometrekarelik alana yayıldığını ve yarım milyara yakın nüfusu bünyesinde barındırdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Teşkilatımız aynı zamanda ortak değerlerimizi, köklü tarihimizi, ezeli ve ebedi kardeşliğimizi de temsil ediyor. 16. Zirve ile dönem başkanlığı Türkmenistan'dan, önümüzdeki iki yıl boyunca Özbekistan'a geçti. Zirve kapsamında bölge içi ticaretin geliştirilmesi, tedarik zincirlerini etkileyen sorunların giderilmesi, bölgenin enerji kaynaklarının verimli kullanımı, ülkelerimiz arasındaki ulaşım imkanlarının güçlendirilmesi gibi birçok meseleyi ele aldık." diye konuştu. Yürütülen mevcut projelerin durumunu istişare ettiklerini aktaran Erdoğan, "Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ticaret Anlaşması'nı ivedilikle yürürlüğe koymamız gerektiğinin altını çizdim. İstanbul'da ev sahipliği yaptığımız Ekobank'ın kurumsal ve mali kapasitesinin arttırılması gerektiğini ifade ettik." ifadelerini kullandı. Teşkilat bünyesindeki turizm işbirliğinin güçlendirilmesinin de gündemdeki bir diğer konu olduğunu dile getiren Erdoğan, Erzurum'un Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 2025 Turizm Başkenti seçilmesi kararı alınmasının, teşkilat üyesi ülkeler arasındaki beşeri bağların kuvvetlendirilmesine vesile olacağına inandığını dile getirdi. Zirvede karşılıklı yatırımların ve pazar payının arttırılmasının da üzerinde durduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ticaretin geliştirilmesi noktasında çok taraflı ulaştırma koridorlarının desteklenmesinin önemine dikkati çektim. Bu minvalde pazar geçişli doğu-batı orta koridorun ve bu hattın geliştirilmesinin ehemmiyetine de değindim." dedi. Erdoğan, yakın coğrafyada yaşanan krizlerin de zirvede ele alındığını belirterek şöyle devam etti: "Gazze başta olmak üzere, işgal edilmiş Filistin topraklarında devam eden insanlık dramını zirve gündemine taşıdık. Türkiye'nin bu süreçte attığı adımları, yaptığı yardımları, ilk günden beri sürdürdüğü diplomatik çabaları ve kalıcı barajın tesisi için yapılması gereken öncelikli hususları dile getirdik. Zirve vesilesiyle ayrıca katılımcı ülkelerin liderleriyle de görüşmelerimiz oldu. Bu kapsamda Özbekistan Cumhurbaşkanı Sayın Şevket Mirziyoyev, İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın İbrahim Reisi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar ile ikili görüşmeler gerçekleştirdik. Ziyaretimin, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerle aramızdaki bağları güçlendirmesini ve kardeşliğimizi pekiştirmesini temenni ediyor, aldığımız kararların hayırlara vesile olmasını diliyorum." -"120 ülke Birleşmiş Milletlerde bir duruş ortaya koydu" Bir gazetecinin, Erdoğan'ın Gazze konusunda gösterdiği kararlı duruşun, sessiz kalan bazı liderlerin konumu değiştirdiğini belirterek "Gelinen noktada ateşin sönmesi yönünde olumlu bir gelişme mi olur yoksa ateşin yayılması mı gerçekleşir?" sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İsrail bu zulmü, barbarlığı sergilemeye eğer devam ediyorsa burada tüm ülke liderlerinin düşünmesi gereken bir şeyler var demektir. Biz duruşumuzu baştan beri cesaretle ortaya koyduk ve bunu yapmaya devam ediyoruz." yanıtını verdi. İsrail'in, Filistinlileri katletmeye bugün başlamadığını, bunun geçmişinin 1947'lere dayandığını dile getiren Erdoğan, "Eğer ben Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda 1947 haritasıyla bugünkü haritayı mukayeseli şekilde orada tüm dünyaya haykırdıysam bunun bir nedeni var. Bunu yaparken bir şeyleri ortaya koyuyorum. Bu katliamlar 1947’den itibaren başladı. O günden bugüne Filistinlilerin barındıkları, kaldıkları yerler ne kadardı, bugün ne kadar? İsrail'in o topraklardaki durumu neydi, bugün ne? Tüm bu hususlara dikkatlice baktığımızda adeta İsrail ile Filistin’in haritaları arasında bir değiş tokuş söz konusu." ifadelerini kullandı. - "ABD ve İsrail'in yanında kaç ülke var?" İsrail'in saldırılarının arkasında başlangıcından itibaren başta ABD olmak üzere tüm Batı'nın yer aldığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: "Eğer, Guterres, gerçekten takdir edilecek bir çıkış ortaya koyduysa ki bunu yaptı, bunun da bazı sebepleri var. O da hakkı, hakikati gördü, görüyor. Birleşmiş Milletlerin Genel Sekreteri olarak hakkın ve haklının yanında yer alıyor. Bu noktada şu konuya dikkat etmek lazım. Amerika'nın ve İsrail’in yanında kaç ülke var? Birleşmiş Milletlerdeki insani ateşkesin sağlanması için yapılan oylamada Amerika'yla beraber olan 14 ülke vardı ama 120 ülke bunların karşısında dimdik durdu. 40 veya 41 ülke de çekimser kaldı. Bu cesur ülkeler bütün dünyaya bir mesaj veriyor. 'Ey Amerika, sen ne kadar büyük olursan ol, haklı değilsin, İsrail haklı değil. Haklı olan buradaki mazlumlardır. Bu mazlumların yanında da gerçekten hakkı ve hakikati savunan ülkelerdir.' diyorlar. İşte 120 ülke Birleşmiş Milletlerde bir duruş ortaya koydu." Çekimser 40-41 ülkenin de aslında 120 ülkenin yanında sayıldığı belirten Erdoğan, şunları söyledi: "İnşallah Riyad Zirvesi’nden sonra arkadaşlarımla yeniden telefon diplomasisine odaklanacağız. BM'de hakkı ve adaleti savunanların sayısını daha da artırmaya yönelik bir çalışma başlatacağız. Bizim buradaki bütün temennimiz, sadece insani yardımların geçiş koridoru değil ayrıca İsrail'e yönelik, yaralı Filistinli mazlumların geçişlerini sağlayacak baskıyı artırmak. Hedefimiz Gazze’den bütün bu insanların tıbbi yardımları verebileceğimiz noktalara geçişini sağlamak. Bunların içinde kanserli hastalardan tutun hafif ve ağır yaralılar bulunuyor. Biz bu koridor açılırsa bu yaralıları ve kanser gibi kronik hastalıkları olan kardeşlerimizi hastanelerimize almaya hazırız. Bunun için de hazırlıklarımızı tamamladık. 'Yaralıları ve kronik hastaları verelim' şeklinde bazı olumlu sinyaller geliyor. Eğer gerçekten bunları hastanelerimize alabilirsek insani ve İslami görevimizi de yerine getirmiş oluruz." - "Umutsuz olmak diye bir şey yok" Gazze'de ateşkesin sağlanması ve sürecin kalıcı barış istikametine doğru ilerlemesine yönelik umudunun olup olmadığının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Umutsuz olmak diye bir şey yok. Tabii ki umudumuz var." karşılığını verdi. Umutları olduğu için çalışmaları sürdürdüklerini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti: "Şunu da unutmamak gerekir, 2-2,5 buçuk milyon nüfuslu bir Gazze'den söz ediyoruz. Burada şu anda 11 bine yakın çocuk, kadın, yaşlı Filistinli can verdi. Bunun yanında 25-30 bin yaralı var. Şu anda devasa bütün o binalar yıkılmış, enkaza dönmüş vaziyette. Acaba bu enkazların altında durum nedir? Gelen haberler fecaat. Bütün bunlarla birlikte bu enkazlar nasıl kalkacak, kalkma imkanı var mı? Onlara yönelik de tabii yoğun bir çalışma gerekecek. Bütün bu iş makinaları vesaire, onların çalışması zaman alacak. Bunlara yönelik de yaptığımız diplomatik ataklarda bazı olumlu sinyaller alır gibiyiz. Temennim odur ki bunlar hayata geçer. Onun için Riyad Zirvesi’ni çok önemsiyorum. Biz toplumların vicdan pusulasının daima doğruyu gösterdiğine inanıyoruz. Ateşkesi sağlamak öncelikli hedefimizdir. Bunun için atılması gereken tüm adımları atıyor, denenmesi gereken tüm yolları deniyoruz. İnsanların ölümünü durdurmak, korkudan titreyen çocukları kucaklamak ve onların acılarını bir nebze de olsa hafifletme gayreti bizim için nihai sonuç değil çözümün başlangıç noktası olacaktır." Türkiye olarak tüm uluslararası platformları aktif ve konuya dair işler halde tutmaya çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, "Ateşkesi temin etmek için diplomasinin imkanlarını sonuna kadar kullanıyoruz. Muhataplarımıza doğrunun, adil ve kalıcı çözümün yol haritasını anlatıyor, bu çözümün hayata geçmesi için uluslararası kamuoyu oluşturmaya çalışıyoruz. Ateşkes sonrası atılacak adımları en ince ayrıntısına kadar planlıyor, ayakları yere basan, sürdürülebilir barışı inşa etmek için formüller geliştiriyoruz." diye konuştu. -"Hamasi söylemlere, içi boş insani şovlara değil, somut adımlara ihtiyacımız var" Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, ABD ve İsrail'in son dönemde aynı noktada olmadığı, ABD Başkanı Joe Biden ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında fark olduğu belirtilerek "Bu sizce gerçek bir fark mı, yoksa 'mış gibi' yapılan bir durum mu? Netanyahu’nun tasfiyesine gidecek bir süreçten bahsediliyor. Acaba buna katılır mısınız? İki devletli çözüm derken de 1967 sınırlarını kabul ediyor mu ABD? Tüm bunlara rağmen nükleer denizaltıyı neden bölgemize gönderdi ABD?" sorusu yöneltildi. Erdoğan, soruya, "Bunlara inanmak mümkün değil." yanıtını verdi. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Türkiye'yi ziyaret ettiğini, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştüğünü hatırlatan Erdoğan, "Görüşmeler esnasında kendisine bazı tekliflerimiz Dışişleri Bakanı'mız tarafından yapıldı. O da neydi? Örneğin şu anda günde 20-30 tır geçiyor. Tabii insani bir yardım değil. Bunun yükseltilmesi, en az 500 tıra bunun çıkarılması gerekir teklifi yapıldı. Onun da buna olumlu yaklaştığı Dışişleri Bakanı'mız Hakan Fidan tarafından bana nakledildi. Temennimiz odur ki eğer hakikaten bu 500 tır hal yoluna girerse bir nebze olsun biraz rahatlama olur gibi. Çünkü burada ilaç, gıda, özellikle su bütün bunlara ciddi manada ihtiyaç var." ifadelerini kullandı. İsrail'in ambulansların bulunduğu bir konvoyu vurduğunu da hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti: "Bütün bunların yanında ambulans açığının da giderilmesi lazım. Tedbirlerimizi aldık, alıyoruz. Yoğun bir şekilde bu ambulans açığını da gidereceğiz. İlaç, gıda vesaire konusunda da bazı ülkelerle işbirliğine de girerek adımlarımızı atacağız. Amerika’da bir politika değişikliği konusuna gelecek olursak öyle bir hava var. Sadece orada değil, tüm Batı’da, İngiltere’de, Fransa’da var… Bizim hamasi söylemler, içi boş insani şovlara değil somut adımlara ihtiyacımız var. Diyorlar ki 'Daha iyi bir yol haritası için çabalıyoruz.' BM kararlarından daha iyi bir yol haritası olur mu? Şayet ateşkes konusunda samimiyseniz BM’nin kararlarının uygulanması konusunda İsrail’e baskı yapın. Çünkü insanlar ölüyor, anneler kundaktaki bebeklerini, çocuklar anne babalarını kaybediyor. Kanayan bu yarayı durdurmak için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu hissiyatı ABD paylaşmaya başlarsa İsrail’i durdurmak daha da kolay hale gelir." (Bitti)
-"Ateşkesi sağlamak öncelikli hedefimizdir. Bunun için atılması gereken tüm adımları atıyor, denenmesi gereken tüm yolları deniyoruz. İnsanların ölümünü durdurmak, korkudan titreyen çocukları kucaklamak ve onların acılarını bir nebze de olsa hafifletme gayreti bizim için nihai sonuç değil, çözümün başlangıç noktası olacaktır" -"Türkiye olarak tüm uluslararası platformları aktif ve işler tutmaya çalışıyoruz. Ateşkesi temin etmek için diplomasinin imkanlarını sonuna kadar kullanıyoruz" -"Riyad Zirvesi’nden sonra arkadaşlarımla yeniden telefon diplomasisine odaklanacağız. BM'de hakkı ve adaleti savunanların sayısını daha da artırmaya yönelik bir çalışma başlatacağız" -"Hedefimiz Gazze’den bütün bu insanların tıbbi yardımları verebileceğimiz noktalara geçişini sağlamak. Bunların içinde kanserli hastalardan tutun hafif ve ağır yaralılar bulunuyor. Biz bu koridor açılırsa bu yaralıları ve kanser gibi kronik hastalıkları olan kardeşlerimizi hastanelerimize almaya hazırız. Bunun için de hazırlıklarımızı tamamladık"

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına ilişkin, "Ateşkesi sağlamak öncelikli hedefimizdir. Bunun için atılması gereken tüm adımları atıyor, denenmesi gereken tüm yolları deniyoruz. İnsanların ölümünü durdurmak, korkudan titreyen çocukları kucaklamak ve onların acılarını bir nebze de olsa hafifletme gayreti bizim için nihai sonuç değil çözümün başlangıç noktası olacaktır." dedi.

Erdoğan, Özbekistan'ın başkenti Taşkent'te düzenlenen Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın 16. Zirvesi'nden dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Zirvenin ev sahipliğini yapan Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'e teşekkür eden Erdoğan, Ekonomik İşbirliği Teşkilatını İran ve Pakistan ile 1992'de kurduklarını hatırlattı.

Zamanla teşkilata Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Afganistan'ın da katıldığını, teşkilatın 8 milyon kilometrekarelik alana yayıldığını ve yarım milyara yakın nüfusu bünyesinde barındırdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Teşkilatımız aynı zamanda ortak değerlerimizi, köklü tarihimizi, ezeli ve ebedi kardeşliğimizi de temsil ediyor. 16. Zirve ile dönem başkanlığı Türkmenistan'dan, önümüzdeki iki yıl boyunca Özbekistan'a geçti. Zirve kapsamında bölge içi ticaretin geliştirilmesi, tedarik zincirlerini etkileyen sorunların giderilmesi, bölgenin enerji kaynaklarının verimli kullanımı, ülkelerimiz arasındaki ulaşım imkanlarının güçlendirilmesi gibi birçok meseleyi ele aldık." diye konuştu.

Yürütülen mevcut projelerin durumunu istişare ettiklerini aktaran Erdoğan, "Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Ticaret Anlaşması'nı ivedilikle yürürlüğe koymamız gerektiğinin altını çizdim. İstanbul'da ev sahipliği yaptığımız Ekobank'ın kurumsal ve mali kapasitesinin arttırılması gerektiğini ifade ettik." ifadelerini kullandı.

Teşkilat bünyesindeki turizm işbirliğinin güçlendirilmesinin de gündemdeki bir diğer konu olduğunu dile getiren Erdoğan, Erzurum'un Ekonomik İşbirliği Teşkilatı 2025 Turizm Başkenti seçilmesi kararı alınmasının, teşkilat üyesi ülkeler arasındaki beşeri bağların kuvvetlendirilmesine vesile olacağına inandığını dile getirdi.

Zirvede karşılıklı yatırımların ve pazar payının arttırılmasının da üzerinde durduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ticaretin geliştirilmesi noktasında çok taraflı ulaştırma koridorlarının desteklenmesinin önemine dikkati çektim. Bu minvalde pazar geçişli doğu-batı orta koridorun ve bu hattın geliştirilmesinin ehemmiyetine de değindim." dedi.

Erdoğan, yakın coğrafyada yaşanan krizlerin de zirvede ele alındığını belirterek şöyle devam etti:

"Gazze başta olmak üzere, işgal edilmiş Filistin topraklarında devam eden insanlık dramını zirve gündemine taşıdık. Türkiye'nin bu süreçte attığı adımları, yaptığı yardımları, ilk günden beri sürdürdüğü diplomatik çabaları ve kalıcı barajın tesisi için yapılması gereken öncelikli hususları dile getirdik. Zirve vesilesiyle ayrıca katılımcı ülkelerin liderleriyle de görüşmelerimiz oldu. Bu kapsamda Özbekistan Cumhurbaşkanı Sayın Şevket Mirziyoyev, İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın İbrahim Reisi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar ile ikili görüşmeler gerçekleştirdik. Ziyaretimin, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerle aramızdaki bağları güçlendirmesini ve kardeşliğimizi pekiştirmesini temenni ediyor, aldığımız kararların hayırlara vesile olmasını diliyorum."

-"120 ülke Birleşmiş Milletlerde bir duruş ortaya koydu"

Bir gazetecinin, Erdoğan'ın Gazze konusunda gösterdiği kararlı duruşun, sessiz kalan bazı liderlerin konumu değiştirdiğini belirterek "Gelinen noktada ateşin sönmesi yönünde olumlu bir gelişme mi olur yoksa ateşin yayılması mı gerçekleşir?" sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İsrail bu zulmü, barbarlığı sergilemeye eğer devam ediyorsa burada tüm ülke liderlerinin düşünmesi gereken bir şeyler var demektir. Biz duruşumuzu baştan beri cesaretle ortaya koyduk ve bunu yapmaya devam ediyoruz." yanıtını verdi.

İsrail'in, Filistinlileri katletmeye bugün başlamadığını, bunun geçmişinin 1947'lere dayandığını dile getiren Erdoğan, "Eğer ben Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda 1947 haritasıyla bugünkü haritayı mukayeseli şekilde orada tüm dünyaya haykırdıysam bunun bir nedeni var. Bunu yaparken bir şeyleri ortaya koyuyorum. Bu katliamlar 1947’den itibaren başladı. O günden bugüne Filistinlilerin barındıkları, kaldıkları yerler ne kadardı, bugün ne kadar? İsrail'in o topraklardaki durumu neydi, bugün ne? Tüm bu hususlara dikkatlice baktığımızda adeta İsrail ile Filistin’in haritaları arasında bir değiş tokuş söz konusu." ifadelerini kullandı.

- "ABD ve İsrail'in yanında kaç ülke var?"

İsrail'in saldırılarının arkasında başlangıcından itibaren başta ABD olmak üzere tüm Batı'nın yer aldığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Eğer, Guterres, gerçekten takdir edilecek bir çıkış ortaya koyduysa ki bunu yaptı, bunun da bazı sebepleri var. O da hakkı, hakikati gördü, görüyor. Birleşmiş Milletlerin Genel Sekreteri olarak hakkın ve haklının yanında yer alıyor. Bu noktada şu konuya dikkat etmek lazım. Amerika'nın ve İsrail’in yanında kaç ülke var? Birleşmiş Milletlerdeki insani ateşkesin sağlanması için yapılan oylamada Amerika'yla beraber olan 14 ülke vardı ama 120 ülke bunların karşısında dimdik durdu. 40 veya 41 ülke de çekimser kaldı. Bu cesur ülkeler bütün dünyaya bir mesaj veriyor. 'Ey Amerika, sen ne kadar büyük olursan ol, haklı değilsin, İsrail haklı değil. Haklı olan buradaki mazlumlardır. Bu mazlumların yanında da gerçekten hakkı ve hakikati savunan ülkelerdir.' diyorlar. İşte 120 ülke Birleşmiş Milletlerde bir duruş ortaya koydu."

Çekimser 40-41 ülkenin de aslında 120 ülkenin yanında sayıldığı belirten Erdoğan, şunları söyledi:

"İnşallah Riyad Zirvesi’nden sonra arkadaşlarımla yeniden telefon diplomasisine odaklanacağız. BM'de hakkı ve adaleti savunanların sayısını daha da artırmaya yönelik bir çalışma başlatacağız. Bizim buradaki bütün temennimiz, sadece insani yardımların geçiş koridoru değil ayrıca İsrail'e yönelik, yaralı Filistinli mazlumların geçişlerini sağlayacak baskıyı artırmak. Hedefimiz Gazze’den bütün bu insanların tıbbi yardımları verebileceğimiz noktalara geçişini sağlamak. Bunların içinde kanserli hastalardan tutun hafif ve ağır yaralılar bulunuyor. Biz bu koridor açılırsa bu yaralıları ve kanser gibi kronik hastalıkları olan kardeşlerimizi hastanelerimize almaya hazırız. Bunun için de hazırlıklarımızı tamamladık. 'Yaralıları ve kronik hastaları verelim' şeklinde bazı olumlu sinyaller geliyor. Eğer gerçekten bunları hastanelerimize alabilirsek insani ve İslami görevimizi de yerine getirmiş oluruz."

- "Umutsuz olmak diye bir şey yok"

Gazze'de ateşkesin sağlanması ve sürecin kalıcı barış istikametine doğru ilerlemesine yönelik umudunun olup olmadığının sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Umutsuz olmak diye bir şey yok. Tabii ki umudumuz var." karşılığını verdi.

Umutları olduğu için çalışmaları sürdürdüklerini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

"Şunu da unutmamak gerekir, 2-2,5 buçuk milyon nüfuslu bir Gazze'den söz ediyoruz. Burada şu anda 11 bine yakın çocuk, kadın, yaşlı Filistinli can verdi. Bunun yanında 25-30 bin yaralı var. Şu anda devasa bütün o binalar yıkılmış, enkaza dönmüş vaziyette. Acaba bu enkazların altında durum nedir? Gelen haberler fecaat. Bütün bunlarla birlikte bu enkazlar nasıl kalkacak, kalkma imkanı var mı? Onlara yönelik de tabii yoğun bir çalışma gerekecek. Bütün bu iş makinaları vesaire, onların çalışması zaman alacak. Bunlara yönelik de yaptığımız diplomatik ataklarda bazı olumlu sinyaller alır gibiyiz. Temennim odur ki bunlar hayata geçer. Onun için Riyad Zirvesi’ni çok önemsiyorum. Biz toplumların vicdan pusulasının daima doğruyu gösterdiğine inanıyoruz. Ateşkesi sağlamak öncelikli hedefimizdir. Bunun için atılması gereken tüm adımları atıyor, denenmesi gereken tüm yolları deniyoruz. İnsanların ölümünü durdurmak, korkudan titreyen çocukları kucaklamak ve onların acılarını bir nebze de olsa hafifletme gayreti bizim için nihai sonuç değil çözümün başlangıç noktası olacaktır."

Türkiye olarak tüm uluslararası platformları aktif ve konuya dair işler halde tutmaya çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, "Ateşkesi temin etmek için diplomasinin imkanlarını sonuna kadar kullanıyoruz. Muhataplarımıza doğrunun, adil ve kalıcı çözümün yol haritasını anlatıyor, bu çözümün hayata geçmesi için uluslararası kamuoyu oluşturmaya çalışıyoruz. Ateşkes sonrası atılacak adımları en ince ayrıntısına kadar planlıyor, ayakları yere basan, sürdürülebilir barışı inşa etmek için formüller geliştiriyoruz." diye konuştu.

-"Hamasi söylemlere, içi boş insani şovlara değil, somut adımlara ihtiyacımız var"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, ABD ve İsrail'in son dönemde aynı noktada olmadığı, ABD Başkanı Joe Biden ile İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu arasında fark olduğu belirtilerek "Bu sizce gerçek bir fark mı, yoksa 'mış gibi' yapılan bir durum mu? Netanyahu’nun tasfiyesine gidecek bir süreçten bahsediliyor. Acaba buna katılır mısınız? İki devletli çözüm derken de 1967 sınırlarını kabul ediyor mu ABD? Tüm bunlara rağmen nükleer denizaltıyı neden bölgemize gönderdi ABD?" sorusu yöneltildi. Erdoğan, soruya, "Bunlara inanmak mümkün değil." yanıtını verdi.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'ın Türkiye'yi ziyaret ettiğini, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştüğünü hatırlatan Erdoğan, "Görüşmeler esnasında kendisine bazı tekliflerimiz Dışişleri Bakanı'mız tarafından yapıldı. O da neydi? Örneğin şu anda günde 20-30 tır geçiyor. Tabii insani bir yardım değil. Bunun yükseltilmesi, en az 500 tıra bunun çıkarılması gerekir teklifi yapıldı. Onun da buna olumlu yaklaştığı Dışişleri Bakanı'mız Hakan Fidan tarafından bana nakledildi. Temennimiz odur ki eğer hakikaten bu 500 tır hal yoluna girerse bir nebze olsun biraz rahatlama olur gibi. Çünkü burada ilaç, gıda, özellikle su bütün bunlara ciddi manada ihtiyaç var." ifadelerini kullandı. İsrail'in ambulansların bulunduğu bir konvoyu vurduğunu da hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bütün bunların yanında ambulans açığının da giderilmesi lazım. Tedbirlerimizi aldık, alıyoruz. Yoğun bir şekilde bu ambulans açığını da gidereceğiz. İlaç, gıda vesaire konusunda da bazı ülkelerle işbirliğine de girerek adımlarımızı atacağız. Amerika’da bir politika değişikliği konusuna gelecek olursak öyle bir hava var. Sadece orada değil, tüm Batı’da, İngiltere’de, Fransa’da var… Bizim hamasi söylemler, içi boş insani şovlara değil somut adımlara ihtiyacımız var. Diyorlar ki 'Daha iyi bir yol haritası için çabalıyoruz.' BM kararlarından daha iyi bir yol haritası olur mu? Şayet ateşkes konusunda samimiyseniz BM’nin kararlarının uygulanması konusunda İsrail’e baskı yapın. Çünkü insanlar ölüyor, anneler kundaktaki bebeklerini, çocuklar anne babalarını kaybediyor. Kanayan bu yarayı durdurmak için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu hissiyatı ABD paylaşmaya başlarsa İsrail’i durdurmak daha da kolay hale gelir."

(Bitti)

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve noktahaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
beylikdüzü escort esenyurt escort beylikdüzü bayan avcılar escort istanbul escort beylikdüzü escort bahceşehir escort esenyurt escort fındıkzade escort fındıkzade escort istanbul escort şişli escort